18 Kasım 2007 Pazar

HİSTRİYONİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU


Histriyonik kişilik bozukluğu, çok değişik koşullar altında ortaya çıkan, aşırı bir duygusallık ve dikkati çekme isteği ile belirli bir bozukluktur.
Hasta sürekli çevresindekilerin yaptıklarını onaylamasını, kendisini övmesini, güzel bulmasını ve beğenmesini ister.
Bu nedenle bazı kadın hastalarda uygunsuz bir erotik görünüm yada davranış görünüm parasının ve zamanının önemli bir bölümünü, güzel giyinmeye süslenmeye yada boyanmaya ayırır.

Şizoidlerin tam tersine çok güzel duygusal tepkiler gösterirler. En küçük bir nedenle herkesin içinde ağlama, aşırı neşe gösterileri, az tanıdığı insanlara bile hararetle sarılma gibi davranışlar gösterirler.
Monoton ve rutin yaşamdan çok sıkılır. Her zaman sosyal uyarılma, heyecan ve yenilik arar.
Bunların entellektüel ve teknik konulara ilgileri azdır, buna karşılık sanatsal konulara daha yatkındırlar. Örneğin bir hastadan evini tarif etmesi istendiğinde “Evimiz çok ferahtır” şeklinde cevap verir. Fakat evin özelliklerini anlatamaz.
Kolay hayal kırıklığı nedeni ile intihar girişimi oldukça sık görülür. Fakat üste eklenmiş başka bir hastalık yoksa, genellikle ciddi yöntemleri pek kullanmazlar.



Histriyonik kişilik bozukluğu tanı ölçütleri(DSM-IV)


Aşağıdakilerden beşinin yada daha fazlasının olması ile belirli, genç erişkinlik döneminde başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan, aşırı bir duygusallık ve ilgilenilme arayışı gösteren sürekli bir örüntü:

1-İlgi odağı olmağı durumlarda rahatsız olur.

2-başkaları ile olan etkileşimi çoğu zaman uygunsuz bir biçimde cinsel yönden ayartıcı yada baştan çıkartıcı davranışlarla belirlidir.

3-Hızlı değişen ve yüzeysel kalan duygular sergiler.

4-İlgiyi üzerine çekmek için sürekli olarak fizik görünümü kullanır.


5-Aşırı bir düzeyde başkalarını etkileye yönelik ve ayrıntıdan yoksun bir konuşma biçimi vardır.

6-Gösteriş yapar, yapmacık davranır ve duygularını aşırı bir abartma ile gösteriri.

7-Telkine yatkındır, yani başkalarından yada olaylardan kolay etkilenir.

8-İlişkilerin olduğundan daha yakın olması gerektiğini düşünür.


ETYOLOJİ


Hastanın birinci derece akrabaları arasında aynı bozukluğu taşıyanların sıklığı, genel popülasyondan daha fazladır.



SIKLIK


Genel popülasyondaki sıklığın %2-3 dolaylarında olduğu tahmin edilmektedir.
Kadınlarda daha fazla görülür fakat erkek hastalarda çoktur.
Yapılandırılmış görüşmeler ile yapılan bazı tarama çalışmaları erkek hastaların kadınlardan daha az olmadığını göstermiştir. Bunlar erkeksi özelliklerini kabartarak dikkat çekmeye çalışırlar.


AYIRICI TANI


Narsisistik kişilik bozukluğu olan hastalar da ilgi ve dikkat çekmek isterler. Fakat bu ilgiyi elde etmek için, histriyonikler gibi bin bir oyun oynamazlar bunu hak ettiklerine inanırlar.
Borderline kişilik bozukluğu olan hastalar da yoğun ilişkiler yaşarlar ve hızlı değişen affektif tepkiler gösterirler. Ancak HYKB ‘dan farklı olarak kimlik bozukluğu ve kronik boşluk duygusu vardır.


TEDAVİ


Bunlar sıklıkla ve değişik nedenlerle hekime başvurur ve tedavi olmak isterler. Motive ve telkine yatkın oldukları için diğer A ve B kümesi kişilik bozukluklarının aksine psikoterapi için uygun vakalardır

Hiç yorum yok: